Öfkeyle yazmışım son yazımı. Öfke “asıl” duygulardan
değil. Üstü örtülen, bastırılan başka bir duygunun yansıması. Bazen utanç, acı,
çaresizlik; bazen hepsi ...
Bugün kasvetli şeyler yazmayacağım. Bugün, adet olduğu
üzere değerlendirmeli bir yeni yıl yazısı.
Geçen yıl blog yazma performansım fena düşmüş. Yazılarıma
baktım da, hala okuyan olması (varsa?) bir mucize... Yine de vazgeçmiyorum. Yazmaya devam. 2016
yılında daha çok blog yazası yazar mıyım? Bilmem... GöreceğizJ
Benim küçük dünyamda 2015 çok güzel geçti. Yılın başında
hep hayal ettiğim gibi denizin üstünde, bembeyaz, ışık ışık bir ev eklendi
hayatıma. Yerleştim, çok sevdim!
Baharla yeni bir işyeri, yeni arkadaşlar, yeni güzel
insanlar... İşyeri değiştirmenin en büyük kazancı!
Yazın başında yılın en güzel hediyesi; Gökçe girdi
hayatımıza! Ben hala oldum. Dünya bambaşka göründü. Tarifsiz bir sevgi,
masumiyet, mutluluk, umut, hayatın
anlamı ...
Sonbaharda memleketin hali oturdu yüreğimin üstüne. Bizim
memlekette göğsünün sol yanını hep ağrır insanın ya bu defa çok yandı canım.
Çaresizlik, öfke, umut, umutsuzluk, bitmeyen bir sarmal oldu. Bırakıp gitme
üzerineydi gündem. Halbuki o ıssızlık duygusu gidene, gitmek isteyene,
gidemeyene, gitmeyene de baki. Coğrafya kaderin bir parçası. Kaçış yok.
Kış gelmedi. Günler kısaldı, havalar karardı, botlar,
kabanlar dolaplardan çıktı ama soğuk henüz henüz ucunu gösterdi.
Bu yılın son demi, okulla beraber bir sınav telaşıdır
yerleşti günlük düzenimizin baş köşesine... Başarı, başarısızlık, çalışma, emek,
yetersizlik, hedef, sonuç kavramları bir kelimeye indi. Biz artık hepsine birden “teog” diyoruz.
Uydurduğumuz düzenin gereği, yılsonu (ya da yılbaşı!)
geldi. Sokaklar ışıklandı, hediyeler
paketlendi, yıl değerlendirmeleri, hedefler, sonuçlar, yeni planlar, dilekler,
umutlar...
Benim hayatım aktı 2015’de. Hatırlayacağım akıp gitmek olacak.
Sonrası kitaplar, dergiler, inadına
umut...
“Yeni” yıldan dileklerim çok! Ama asıl dileğim hayatın
kendisi. Barış, sevgi, sağlık, aile, dostlar,
şans, para, cesaret, ille de aşk, ille de umut...
A story should have a begining, a middle and an end, but not neccessarily
in that order.” Jean-Luc Godard
Kitap: The Catcher In The Rye/J D Salinger (Nasıl bu kadar geç kaldım! Mutlaka ama mutlaka!)
Kitap: The Catcher In The Rye/J D Salinger (Nasıl bu kadar geç kaldım! Mutlaka ama mutlaka!)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder