13 Haziran 2018 Çarşamba

Minik


                                                   
Minicik bir kedim var! Öyle minicik ki, avcumun içine sığıyor. Nihayet "kedili kadın" mertebesine ulaştım! Fabrikada doğdu, bir gün gördük bahçede. Miniminicik, yürümeye çabalıyor. Annesi hastalandı, bakamadığı miniğime... Öyle kuvvetli tutundu ki hayata! Şimdi bizim evin efendisi... İnsan ne çok seviyor bu minik canı, ne çok... İçim titriyor. Hayvanlar insana iyiliği, güzelliği, şefkati hatırlatıyor. Masumiyeti...
Bu minik can sımsıcak bir başka değişiklikle daha geldi. Artık kalabalık bir evim var. Heyecanlıyım bloggercanlarım! Hayat akıp giderken, ne güzel heyecanlanmak!
Kafada kırk tilki ve daimi bir endişeyle akıp giden hayatı bir izlemek, bir de beraber  akıp gitmek arasında bir yerlerde, heyecanlıyım. Mutluyum eni konu.

"Çok sıcak olacak bu yaz" tahminlerine aldırmadan, yeni yazın, bayramın, heyecanın tadını çıkarıyorum. Sorular, deneyip deneyip yanılmalar, rüyalar sonra... Şimdi sadece bayram vakti.

Dizi : Şahsiyet (Belki de seyrettiklerimin en iyisi)
Dergi: Tuhaf (Sana da öyle gelmiyor mu?)
Mecra: İlla ki ve sadece twitter.

Sonra: Sonrası umut:)

"65 yaşıma geldim. Geçen doğum günümde yine bir dilek tuttum. Yine imkansız bir dilek tabii. Ne diledim biliyor musunuz? İyi bir insan olmayı." Şahsiyet/Agah Beyoğlu

1 yorum: