Hem herşey, hem hiç birşeyim.
Bir yanı gitmek isteyen, bir yanı hep bekleyen...
Hem uykusuzum hem rüyada...
Hem cesurum, yürekli hem de arada...
Bir yanıp durup dinlenmek istiyor uzun uzun, bir yanım çoktan geç kalmış hep telaşta...
Böyle hepsinden bir parça bloggerlarım. Hep iki uçta. Aşure üzeri karnıbahar yer mi yoksa insan başka türlü ! (Yapmam bi' daha ama o kadar da pişman diilim. Aşure nefisti de insanı tutmuyor. Acıkılıyor. Yani...)
Bende hayaller baki bloggerlarım. Mucizelerim. Rüyalarım, umutlarım, dolabın arkasından geçince beni bekleyen başka bir hayatım var.
(Dosdoğru uyumadan bu kadar rüyayı nasıl görüyorum, onu da tam şeyedemedim aslında... Neyse)
Yok, valla hala ve hep diyetteyim.
Yok, telefonum hala tamir olmadı, nefretteyim. Kibarlık, efendilik, takip, rica değil, tetikçi bulma arzusundayım.
Yok, hala pek uyumuyorum ama zekayla geç uyuma, uyuyamama arasında bağlantı olduğu konusunda yazılar dolaşmaya başlayınca sanal alemde, bir güven geldi üstüme.
Yok, hala verdiğim bir karar vok. Müzmin kararsızım. (Konunun önemi yok. He türlü...)
Yok, istediğim gibi yapamıyorum hiç birşeyi. (Eric Berne sana sesleniyorum!)
Yok, çikolata yemekten vazgeçmiycem, neyse ne...
Bloggerlarım,
4. Yıl bitti. Arada ne çok şey değişti. Ben de öyle.
Ne yapıyorsam o olmaktan, neysem onun gibi yapmaya...
Yaptıkça olmaya inanırdım. Olunca yapılırmış, buna da inanır oldum.
Bir yanım burada kalmış,
Yüreğim o ellerde
Benim gibi, benim gibi
Olmuş var mı kullarda?
3 Aralık 2013 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder