20 Kasım 2014 Perşembe

Shadow Work

“Kendimi mutlu etmeyi seçiyorum.” diye bitirmişim.

Neyi seçtiğim gün içinde yapıp ettiklerimde görülür apaçık… Ne yapıyorsam, seçimim odur. “Aslında seçmek istediğim bu değil ama ah bu mecburiyetler” diye diye kendimi kandırabileceğim sınırı geçtim çoktan. Kaderin kurbanı olmanın da bir başka seçim olduğunu öğreneli beri, saklambaç oynamaya niyetlendiğimde ilk sobelenen ben oluyorum.

Yapıp etmelerime şöyle bir bakınca,seni ne mutlu eder diye sorsan söyleceklerimle arada baya bi fark var, neresinden baksan:)) Karışık mı oldu?

Şimdi şöyle:
Bütün günümü neyle dolduruyorsam, beni mutlu eden şeyler onlardır. Di mi?
(Gene neyi kaçırdım yaaaa???)

Enfes bir mutluluk tarifi okudum facebook’ta: "Mutluluk sahip olduklarını sürdürme isteğidir." demiş. İlişkini, evliliğini, işini, arkadaşlıklarını, yaşadığın şehirde olmayı, …
Ne basit, ne güzel tarif! 
"İşimde mutlu muyum?"  diye dertleniyorsun diyelim. Hap niyetine bir rehber soru: Bu işi sürdürmek düşüncesi sana nasıl geliyor? 
Evliliğim: Bu evliliğin sürmesini istiyor musun?
Cevap evetse, bitti. Oh be!
“İstiyorum amaaaa…” 
İşte sihirli cümle:  “Yes, but…” !!!
"Ama" kendisinden önce ne varsa hepsini silip süpürüyor. Şeytan burada gizli işte! 
Öyle yekten, pırıl pırıl bir evet çıkıyor mu?

Sabah 6 civarı kalkıyorum genellikle. Azıcık önce uyandığım da oluyor. Günüm gece yarısı dolayları sona eriyor. Araya sıkıştırdığım ne varsa, bir liste yaptım. Soru belli: "Sürdürmek istiyor musun?"
 Kaç tane pırıl pırıl “evet” var, görmek istedim. Bunlar benim seçimlerim. Evetler, evet ama’lar…!

Bir an huzursuz oldum listeye bakarken. Kontrolü kaybedecekmiş gibi...
Kontrol ihtiyacı ya da korku da birer seçim. 
Korku, içimizdeki karanlık tarafa giden, gönlümüzle bağımızı, akışı kesen akıl tutulması…

İşte tam da bu hafta karanlıkta kalanlara yakından bakmaya gidiyorum bloggercanlarım. Shadow Work’e gidiyorum. Heyecanlıyımmmmmmm…


“Garip değil mi? Böylesine sakin ve düzenli görünen bir yaşamda bile, geçmişte bir noktada mutlaka hayatın sekteye uğradığı bir zaman dilimi oluyor galiba. Yoldan çıkmak için ayrılmış bir dönem denebilir belki. İnsanoğluna mutlaka böylesi bir zaman dilimi gerekiyor herhalde.” Haruki Murakami-Renksiz Tsukuru Tazaki’nin Hac Yılları

Mevsim sonbahar. Sabahları sis var çoğunlukla. Sisler arasında sonbaharı seyrediyorum yollarda. Doğaya, yaradana ve bu güzeliği görme şansıma şükrediyorum.

Sonbahar: Kaçırmayın!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder