11 Mart 2012 Pazar

Sabaha Karşı 3 Kulübü

Üşengeç de olsam blogumu yazarım.Ne de olsa görev insanıyım.
Ayyyy, ben bir de teknoloji severim. Akıllı telefonlara, ipad'e falan bayılıyorum. Mucize gibi. Youtube olmayan bir hayat istemiyorum mesela. Bugün Pink Floyd dan ennn özlediğim şarkıları dinledim. Koçluk eğitimi arkadaşlarımdan öğrendiğim enfes dizi "Lie to me" seyrettim azıcık. Bu teknoloji devrine bayılıyorummmm. Dergilerin kokusuna meftun olduğumdan hala dergi alıyorum. Kitaplar ve kitapçıların gönlümde yeri ayrı. Ama ipad'imle de neredeyse o kadar mutluyum. O kadar diyiim yani.

Cuma İstanbul'da bir kongrede konuşmacıydım. Heyecanlandım epeyce ama galiba iyi gitti. Yine denizde yunusları gördüm, inanamayarak! Sonra anladım, küçük bir sürü... Bir kere daha serendipity!
C.tesi günü sınıf anneleriyle plansız- programsız buluşuverdik. Billur gelmişti. Yine de sabah uzun yürüyüşümü yaptım. Akşam marinada keyifle yemek yedik, şarap içtik. Yani, evden sabah çıkıp akşam girdik. Bu sabah hava yağmurluydu. Yine de hem ruh hem de beden sağlığımın anahtarı yürüyüşümü yaptım.
Şu ara Karatay diyeti gündemimde. Ben ki, sağlıklı yaşam işlerine epppeyce mesafeli bir kadınımdır ama bu pek bir akla mantığa uygun geldi. Özellikle şu yürüyüş işinin baş tacı edilmesiyle beni yüreğimden vurdu. Gerçi ekmek, tatlı, pasta, börek yememek bana uymaz ama felesefe genel itibariyle tamamdır. Kate Moss vizyonumuz kapsamında zaten pasta börekle lokma hesabı ilişkimiz var. (Bugün yine kendimi kaybedip bir dilim fıstıklı baklavayı yediysem de merdivenleri falan hep indim çıktım. O bakımdan, belki sayılmaz diye pek üstünde durmuyorum.)

Bugün şahane bir haber aldım sevgili blogger'lar. Bir arkadaşım Steve Rother'in Ruhsal Psikoloji adlı kitabını okuyormuş. Bu kitapta "sabaha karşı üç kulübünden" bahsediyormuş. Saat üçte uyanma durumunu birçok kişi yaşıyormuş. Bu durum kişisel tekamülünün başladığını gösteren sevinilecek bir şeymiş. Saat üçte uyanıp geçirilen iki saat tazelenme sağlıyıp ruha ilham veriyormuş.
İçtenlikle sevindim. Tekamülüm başlamııışşş! Darısı gece yatıp sabaha kadar fosur fosur uyuyanların başına!

"Yanan bir evdeyseniz, yoldan geçen birine "çıkışı nasıl bulurum?" diye sormaz, koşmaya başlarsınız. "Nasıl?" diye başlayan sorular meseleyi çözmeye niyetiniz olmadığını çünkü hayatın sonsuza dek süreceğine inandığınızı gösterir. O zaman hayatınız "nasıl ıskaladım?" sorusuyla biter."

Haftaya Antalya'dayım. Bayii toplantısı var.
23 Nisan'da bir yere gitsek planları...
Yağmur mağmur devam ama bahar geliyor! Ağaçlar çiçek çiçek!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder