15 Şubat 2010 Pazartesi

köstebekler

Şiir demiştim, arada kaynadı.

Bugün yine çok bilmediğim yollardaydım. Yeni işimin farklı şirketlerinden bir başkasıyla tanışma toplantım vardı. Çok şükür kaybolmadan gidip-geldim.

Çok eskiden içine jeton atılarak oyun oynanan makinelerden birisi köstebekli olandı. Bir sürü delikten köstebekler fırlardı. Elinde bir balyozla her delikten çıkıçıkıveren köstebeklerin kafasına vurup geri sokmaya çalışırdın ama çok hızlı olurlardı. Vurmaya yetişemezdin. Ben de işlerimle benzer bir mücadele içindeyim. Yetişemiyorum.

Bugün yine tatlı krizim geldi. Hemen ofisteki çocuklara tatlı sipariş etmeyi önerdim. (Şansıma iş yerimin en şeker insanları benim katımda. Onları görmek günü güzelleştiriyor. Yine yaptı evren bana bir güzellik.) Sonra koşarak görüşmeye gittim. Döndüğümde masamda profiterol hazırdı. Afiyetle silip süpürdüm. Parasını değil vermek, sormadığım bile az önce aklıma geldi. Banyo sonrası saçlarımı kuruturken... İyi mi? Bu kadar olur yani. Düşüncesizlik diyeyim kibarca, siber alemde olmasaydık daha uygun olan başka bir şey söylerdim.

Üstüne bir insanlık ibreti olarak bir arkadaşcağızım aramaz mı; "apartman girişine çocuk müzikali ilanı asılmış, belki çocukları götürmek istersiniz diye haber vermek istedim." Kendisinin çoluğu çocuğu olmayan bu dünya iyisi insanı da görünce "yok" dedim, "yok, insanlık içinde olacak."

yalnızca bedendir doğan
ruh karanlıkta kalır gene
bizle oradan konuşur
şiirle, gene şiirle...

Murathan Mungan/Şiirle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder