Bloguma hoşgeldin...
Bir yerler, cunku gormedigim, yasamina dahil olmadigim yerler, benim icin "bir yer".
Hafta sonu sakiz adasina gittik, ailece. Hic gormedigim ve insanlarin hayatina dahil olmadigim bir yerdi. Bir suru insan gordum, otelin sahibi, onun oglu, sokaklarindan gectigim insanlar, mekanlar, insanlarin hayatlari.
evet.... bu hayata/hayatlara sadece iki gunlugune dahil oldum ve ciktim. Onlar icin gelip giden bir turistin otesinde, benim icin hayatimda hatirlanacak guzel bir an/ani. Onlarin beni coktan unuttugunu ve asla hatirlamayacagi ama benim yirmi yil sonra bile hatirlayacagim bir ani, ironik degil mi. Halbuki bu ironi karsilikli yasanabilir miydi veya yasansa benim icin bu kadar anlamli olur muydu bilmiyorum. Ayni seyi carsamba gunu yine yasayacagim, daha once hic gitmedigim ve hayatina dahil olmadigim bir sehir, bir yasam ve insanlar. Gundelik hayatina dahil olabilme ve kaldirimlarinda yurumedigim bir sehrin bende simdiden uyandirdigi heyecan inanilmaz. Herhalde bunun adi benim icin "tutku". Yanlislikla acilan bir kapidan hic tanimadigin insanlari, hic gormedigin bir odayi gorup de pardon demek gibi birsey. Sure o kadar onemli mi? Bence degil, onlarin ne hissettiginden ziyade bende kalan izleri kacinilmaz. Ben bununla besleniyorum herhalde. Dusunsenize, su anda kalacagim otelde calisan resepsiyon gorevlisi, bellboy v.b. Carsamba gunu onlari gorecegim ve onlar beni dusunmezken ben onlari dusunuyorum ve hatta onlardan bahsediyorum, yaziyorum, haberleri yok. Neyseeee, biraz tuhaf oldu.
Bu aralar isime giderken kendim icin yarattigim yeni bir rituel var, otobandaki kamyoncu parkinda kamyoncular icin yeni demlenmis caydan icmek, uykulu suratlarini seyretmek ve nerden gelip de nereye gittikleri uzerine tahminler yapmak. Benim icin sadece bir dusunce olup bir iddia gibi uzerine bahis oynamadan ve asla sonucunu bilemeyecegim tahminler. Hergun ayni mekan ve hergun baska insanlar, calisanlar haric. Onlarda bir iz biraktigima eminim cunku bozuk para olmadiginda "sonra verirsin abi" noktasina coktan geldik. Bu nedenle beni mutlu eden ve icine ceken sey, gorduklerim uzerine dusunebilmek, yorumlar, tahminler yapmak. O anin akisina asla mudahele edemiyorsun etsen bile ettiginde bilmelisin ki sen de aslinda o akisin coktan bir parcasi olmussun. Gecmis olsun......
Gunun icinde yasadigim rituellerin disina beni goturen herseye eyvallah diyorum. Ne kadar cok olursa beni o kadar cok mutlu ediyor. Bu yeni bir ulke, yeni bir sehir ya da otobandaki kamyoncu duragi. Dahil olmak, gormedigini gormek, gorduklerim icin bahis yapmak, HAYAL KURMAK beni mutlu ediyor ve en ilginci dinlemesini bilmeyen bir insan olarak kendimde kesfettigim en muthis beceri, ne gectigim bir yolu ne de dahil oldugum bir hayati kolay kolay unutmuyorum.
Hayat bana boyle guzel, herkesin kendi guzelligine eyvallah....
Bu otelin adinin hikayesini anlatmam lazim. Otelin sahibi yasli adamin annesi sakiz adasina mubadele zamani cesme den gelmis. Malesef kulaklari cok az isitiyormus. Mubadele islemleri esnasinda, gorevli surekli olarak yasli teyzeye adini sormus ve her seferinde o da az duydugu icin anlamadim demis ve en sonunda dayanamayip "bulamadim" demis. Gorevlide ismini bulamadim olarak yazmis ve evraga bu sekilde gecmis. Teyze sakiz adasina gecince, oradaki yunanli gorevli bulamadim ismini, Voulamadim olarak gecirmis. En sonunda da ismi donmus dolasmis ve Voulamandis olarak evraklara gecmis, o isimde bir otel kurulmus, ben ne zaman kuruldugunu bilmedigim ama isminin nerden geldigini bildigim bir otelde bir gece kaldim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder